Sevgili babişkom doktora sormayı düşünüyor bu konuyu, ona da
garip gelmeye başlamış bu iki yaş arasındaki fark artık!:)) Fark etmiş bir gariplik olduğunu, “77
yaşımdayım ama bana hiç de öyle gelmiyor” diyor. Hem güzel, hem de zor böyle
hissetmek.. Kocaman bir maşallah onlara bu arada
Zor bir şey! Düşünsenize beden yaşlanıyor, bunu geciktirmek
için ne yaparsan yap sonuç değişmiyor, ama ruh öyle mi?!
Evlilik programında bir amca var, 87 yaşında, kendisine eş arıyor; eş adayları
en fazla 65 yaşında olacaklar, kesinlikle bakımlı yani süslü, havalı cilveli
olacaklar, çöpsüz üzüm, yani çocuksuz veya çocuklarından kopuk olacaklar, esas
önemlisi hiç hastalıkları olmayacak ve de hiç hastalanmayacaklar!! Kendisi
duymuyor, gözlükle zar zor görüyor ve 90 a merdiven dayamış ama amcamın ruhu
genç, isteklerine baksanıza!
Gelen kadın adaylar da bir başka, kılık kıyafet, saç baş
inanılmaz.. Taytlar, dizüstü çizmeler, abartılı takılar.. ufff çok fena!! Bu
duruma düşmemek için şimdiden kızıma tembihlerde bulunuyorum, benim böyle
olmama asla izin verme diye!..
Bir de nadiren de olsa bu durumun tersi var, bedeni genç
olup da ruhu erken yaşlananlar. Bu durumla ilgili örneğim de annem!
Çocukluğumdan beri hep” ben artık yaşlıyım” dedi.. Kıyafetlerine de,
hareketlerine de etki ederdi bu haliJ Hala yaşını göstermez,
ama hala yaşını 10 yaş fazla söyler:))
Sanırım ben yaşlı bir vücutte ruhum genç kalsın istemem, hapsedilmiş bir ruh olurum gibi geliyor bana. Aslında dengemi korumak isterim...Ruhum kadar genç bir vücut, ya da vücudum kadar olgun bir ruh isterim, yaşlı değil ama olgun; yaşamın gizemini ve büyüsünü anlamış bir ruh, zamanı hisseden onunla yok olmayan, her yaşta gülebilen, anlayabilen, üretebilen bir ruh...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder