29 Eylül 2013 Pazar

Kitaplardan Bir Demet

Okuduğum kitapları birilerine anlatmak bana çok keyif veriyor, güzellikleri paylaşmak istiyorum. İşte bu yüzden bir demet daha okuduğum kitaplardan bahsettim.
 
Cazotte’nin “Aşık Şeytan” kitabını bir twitter dostum tavsiye etmişti.  Şeytanın hikayesi ama asla korkutmak için kurgulanmamış. Öyküde kadın ve erkek arasındaki fark vurgulanmak istenmiş gibi. Bu vurgu biraz ayrımcılık içermiyor değil. Aşık olan bir şeytanla karşı karşıyayız ve şeytan kadın kılığına bürünmeyi seçiyor. Aşık olduğu adamı elinde tutmak için kullandığı yöntemlerde nedense ‘şeytan gibi kadın’ dediğimiz dişilerin özellikleriyle çok benzer. Yine de yazıldığı dönemin atmosferi açısından okumak keyifli. Fantastik masal tadındaki bu öykü kitabını tavsiye ederim.














Murat Menteş’in Ruhi Mücerret adlı romanına bayıldım. Bir bakayım diye elime aldım ve bırakamadım. İstiklal harbinin son gazisi 100 yaşındaki Ruhi Mücerret’in absürd, komik, heyecanlı, tuhaf, sert, hüzünlü ve çok eğlenceli hikayesi, ilginç isim ve soyadları, altı çizilesi felsefik cümleleriyle beni benden alan bir roman, okuyun derim.














Canan Tan’ın “Eroinle Dans” adlı romanı beklemedeydi, bu arada onu da okudum. Ciddi bir şekilde keyfimi kaçıran, okuduğum müddetçe beni sıkıntıya sokan bu gerçek hikaye benim için aynı zamanda çok da eğitici oldu. Uyuşturucunun karanlık yüzüyle tanışmanın illa da problemli gençlerin başına geleceğini düşünmek ne de büyük bir yanılgıymış! Eğitimli bir ailenin el bebek gül bebek büyüttüğü kızlarının akıl almaz öyküsünü mutlaka okuyun, çocuklarınıza da okutturun. Arkadaşlık, merak ya da sadece bir rastlantı sonucu uyuşturucuların pençesine düşen gençlerin hikayeleri gerçekten ibretlik.




              



















Yine Canan Tan’dan bir kitap; “Hasret”. Mübadeleyi yaşamış bir ailenin torunu olarak benim ayrıca ilgimi çeken bir göç hikayesi. Bu sefer Anadolu’da yaşayan bir Rum ailesinin topraklarından koparılıp, Selanik’e göç hikayesi anlatılmış. Geride bırakılan memleket, yavuklu ve evlat hasreti çok güzel anlatılmış.

Özellikle logosunu çok sevdiğim ve de bana farklı yazarları tanıtan Yitik Ülke Yayınlarından Orhan Çetinbilek’in “Rosa ile Ejder” romanını çok severek okudum. Kitap, iyi insan, kötü insan olma hallerini, erdemin sınırlarını kadın ve erkek bakış açılarından anlatılıyor. Ayrıca gökyüzüyle, gezegenlerle ve yıldızlar ile ilgili bilgiler de çok büyüleyiciydi.




Yine Yitik Ülke yayınlarından “İçindeyim”, fantastik roman dalında çok başarılıydı. Sınır tanımayan hayal gücünü çok güzel bir dille romana akıtmış yazar Barış Çağrı Genç. Bir ruh ve geçici olarak konuk olduğu farklı bedenler;  genç, yaşlı, sakat, hasta.. Birilerinin kocası, babası, kardeşi ya da çocuğu olduğu farklı aileler, farklı hayatlar.. Okuyun bu romanı, siz de beğeneceksiniz.

Kadir Aydemir’in derlediği “Tuhaf Alışkanlıklar Kitabı” ise ünlü ünsüz pek çok insanın takıntılarını anlattıkları çok eğlendirici ve bu konuda yalnız olmadığınızı gösteren çok rahatlatıcı bir kitap.


Son olarak Yitik Ülke’nin kurucusu Kadir Aydemir’in “Aşksız Gölgeler” adlı öykü kitabını kısa öykü sevenlere şiddetle tavsiye ederim, içindeki öykülere tek kelimeyle bayıldım.

2 yorum:

  1. kitap kurdu okuduklarını yazmaya listeler yetmez eksik yazdıkların var :)

    YanıtlaSil